TBK’nın 474. maddesi gereğince eser sahibinin ve TBK’nın 472/3. maddesi gereğince yüklenicinin ihbar yükümlülüğü.
4 Aralık 2018Bono- Açıklama olmayan banka dekontu – Menfi Tespit davası
6 Mart 2019YARGITAY
ONİKİNCİ HUKUK DAİRESİ
Esas | : 2014/30409 |
Karar | : 2015/4191 |
Tarih | : 27.02.2015 |
- BORCA İTİRAZIN İNCELENMESİ
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı tarafından borçlu aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine geçildiği, borçlu icra mahkemesine yaptığı başvuruda borcun 6.975,00 TL’sinin mübrez … dekontu ile ödediğini, kalan borç içinde aralarındaki araç satış sözleşmesi bedelinden mahsubuna ilişkin sözleşme yaptıklarını belirterek borca itiraz ettiği, mahkemece davacı tarafın sunduğu dekontta senede karşılık ödeme yapıldığı açıklamasının bulunduğu, taraflar arasında yapılmış başka bir senedin dosyaya sunulmadığı ve bildirilmediğinden bahisle davanın kısmen kabulüne karar verildiği anlaşılmıştır.
İİK’nun 169/a-1. maddesi gereğince borcun bulunmadığı veya itfa yahut imhal edildiği resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile kanıtlanmalıdır.
HGK’nun 14.3.2001 tarih 2001/12-233 ve 20.6.2001 tarih 2001/12-496 sayılı kararlarında da benimsendiği üzere dayanak belgenin hangi ilişkinin teminatı olduğu yazılı belge ile kanıtlanmalıdır. İİK’nun 169/a maddesi uyarınca, belgede, takip dayanağı senede açıkça atıf yapılması zorunlu olup, açıkça atıf yapıldığının kabulü için senedin, vade ve tanzim tarihleriyle miktarlarının belirtilmesi gereklidir.
Somut olayda, borçlunun ödeme belgesi olarak sunduğu … havalesinde ödemenin tarih ve bedeli belirtilerek takip konusu bonoya mahsuben yapıldığı yönünde bir açıklama bulunmamaktadır. Alacaklının bu ödemenin takip konusu senede yönelik yapıldığı yönünde kabul beyanı da yoktur. Ödeme iddiasında bulunan borçlu bu iddiasını İİK’nun 169/a maddesinde öngörülen bir belgeyle kanıtlayamamıştır. O halde itirazın reddine karar verilmesi gerekirken, kısmen kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK’nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27/02/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.